04/12/2025
Sabancı Üniversitesi’nde “MGMT 301: Sürdürülebilirliğe Giriş dersinde” Sürdürülebilirlik Konuşmaları kapsamında Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı ve Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Faruk Eczacıbaşı, öğrencilerle bir araya geldi. Yönetim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zafer Yenal moderatörlüğünde gerçekleşen etkinlikte Faruk Eczacıbaşı, dijital dönüşüm, sürdürülebilirlik, yapay zekâ ve toplumun geleceğine ilişkin çarpıcı tespitlerde bulundu.

“30 yıldır insanlık tarihinin en derin kırılmalarından birini yaşıyoruz”
Konuşmasına bilişimle tanışma sürecini anlatarak başlayan Faruk Eczacıbaşı, kişisel bilgisayarların hayatımıza girdiği 1980’lerden itibaren yaşanan dijital dönüşümün kurumları ve toplumsal yapıyı kökten değiştirdiğini vurguladı: “İnternetin insanlık tarihinin en büyük icatlarından biri olduğunu düşünüyorum. Sadece 30 yıl içinde, matbaadan bu yana yaşanan en yoğun teknolojik sıçramayı gördük. Bugünkü kafa karışıklığımızın nedeni değişen bu paradigma.”
Teknolojinin gelişimiyle birlikte dikey ve yatay büyümenin aynı anda yaşandığını ifade eden Eczacıbaşı, yapay zekâ ile bunun çok daha hızlı bir boyuta taşındığını dile getirdi.

Yeni eğitim anlayışı: “Bilgiyi depolamak değil, bilgiye ulaşmanın yollarını öğretmek”
Eğitim sisteminin çağın gerisinde kalmasına dikkat çeken Faruk Eczacıbaşı: “Genel eğitim hâlâ beyinleri doldurmaya çalışıyor. Oysa bilginin tamamı parmaklarımızın ucunda. Esas olan o bilgiden anlam çıkarmak ve küresel olandan sonuç üretebilmek.”
Sabancı Üniversitesi öğrencilerine seslenen Faruk Eczacıbaşı, yeni yetenek tanımının “veriyi birbirine bağlayabilme ve anlamlandırma” üzerine kurulduğunu söyledi.

Sürdürülebilirlik ve etik için “küresel bir kurguya” ihtiyaç var
Teknolojik ilerleme kadar çevresel ve toplumsal bozulmanın da hızlandığını belirten Eczacıbaşı, sürdürülebilirliği sadece çevre değil sosyal adalet ekseninde ele aldı: “Gerçeklik ve kurgu birbirinden uzaklaşıyor. Gezegenin hayatta kalmasını istiyorsak politikalarımızın gerçeğe ve yeni teknoloji çağının kurallarına uyum sağlaması gerekiyor.”
Faruk Eczacıbaşı konuşmasının devamında yeni bir pusula gerekliliğinin altını çizdi:“Teknoloji sınırları kaldırıyor. Coğrafyaların ötesine geçen, gezegenin tamamını gözeten yeni pusulalara ihtiyacımız var.”
“Başarılı yıkım tüm tahminleri bozar”
Ekonomide gücün hâlâ eski modellerin elinde olduğunu vurgulayan Eczacıbaşı, değişimin girişimlerden geleceğini ifade etti: “Yıkım, size önceden tanımlanmış yönlerin dışından bir şey getirir. Sosyal medya, eski medya düzenini yok etti. Şimdi yeni şirketler eski fikirlere yeni çözümler getirecek. Başlangıçlar (startuplar) çok daha hızlı büyüyecek.”

“Cevapları değil, cevaplara ulaşmanın yollarını bulmalıyız”
Öğrencilerden gelen bir soru üzerine, geleceğe dair en önemli ihtiyacın cevap arama metodolojisi olduğunu belirtti: “Soruların cevaplarını biz bulmayacağız. Belki Peru’da, belki Çin’de biri bulacak. Bizim geliştirmemiz gereken, o cevaplara nasıl ulaşacağımız.”
Sonuç: Belirsizliğin içinden umutlu bir vizyon
Konuşmasının son bölümde Faruk Eczacıbaşı, insanlığın bugün yaşadığı geçiş dönemini şöyle özetledi: “Herkesin kafası karışık. Ama bu iyi bir şey. Yeni bir zihniyet geliştiriyoruz. Yolumuz uzun, ama pusulamız doğru olmalı”
MGMT 301 dersi, Sabancı Üniversitesi'nin sürdürülebilirlik vizyonunu somutlaştıran ve bu alandaki öncü adımlarının ürünü olan Sürdürülebilirlik Yan Dal Programının tek zorunlu dersi olma özelliğini taşıyor.




